MakalelerPusula

Yaşamda kazanmak

Sömürü ve zulme dayalı toplumda özgür ve onurlu bir tarzda yaşamak ne kadar zor ise mücadele etmekte bir o kadar zordur. Yaşam ve savaş diyalektiği ve gerçekliği kavrandığı ölçüde doğru yaşamanın devrimci savaş için ne kadar gerekli ve zorunlu olduğu anlaşılır.

Devrimci saflarda en az dikkate değer olarak görülen yeterli ve gerekli önem verilmeyen üzerinde en az tartışılan konunun başında devrimci yaşam gelir. Toplumsal-güncel olan hemen her gelişme hakkında ve her konu üzerinde durulmaya konuşulmaya tartışılmaya çalışılır. Belli değerlendirmeler yapılmaya çalışılır.

Bunlar anlamlıdır. Ancak üzücü ve bir o kadar acıdır ki devrimcilerin nasıl yaşaması ve yaşadığı konusu üzerinde ya hiç durulmaz ya da önemle konuşulup tartışılmaz. Devrimci mücadelenin en fazla zayıf noktası ve en çabuk kırılma yeri yaşamın kendisidir.

Oysa burjuva ideolojisinin ve etki gücünün en fazla yaşandığı-yaşatıldığı ve görüldüğü yer toplumsal ve bireysel yaşamın kendisidir. Toplumsal ve insan ilişkileridir. Günümüzde proletarya partisi saflarında yaşanan ve yaşanmaya devam eden tasfiyeciliğin en fazla hissedilir şekilde görüldüğü yerdir, devrimci yaşam.

Tasfiyecilerin de en fazla oynadıkları en fazla bozup gevşetip yozlaştırdıkları alandır, devrimci yaşam. İflah olmaz tasfiyeciler proletarya partisi saflarında düzensiz, amaçsız, hedefsiz, bozuk ve yoz bir yaşamı planlı ve düzenli bir şekilde örgütlemeye çalıştılar. Devrime ve sosyalizme hizmet etmeyen özgürlüğün yolunu kısaltmayan arızalı bozuk olan burjuva karakterde ne varsa kim varsa yaşatmaya çalıştılar. Yaşanmasına göz yumdular yayılmasına müsaade ettiler.

İlkesiz- kuralsız, amaçsız ve hedefsiz yaşamı ve çalışmayı örgüt ve komiteler içinde hakim kılmaya çalıştılar. Bozuldukça bozmaya, yozlaştıkça yozlaştırmaya çalıştılar. Sistemle barışık onunla iç içe olan yaşamı-çalışmayı örgüt içine taşıdılar. Örgüt içinde sistemle birlikte kendini yaşamayı esas aldılar. Bu durumdan hiç bir rahatsızlık duymadıkları gibi tasfiyeciliği büyütüp örgüt bünyesini daha fazla kemirmesi için çalıştılar.

Bozuk ve arızalı olan hangi anlayış davranış ve kişilik varsa geliştirip onlarla ortaklaşıp hem fikir oldular.   

Kitleler içinde kök salmayan düşman karşısında dik durmayan eleştiri-özeleştiriyi esas almayan burjuva yaşamı ve çalışmayı örgütlemeye çalıştılar.  Yaşanmasına göz yumdular. Savaş alanına gelmeyen gelmek istemeyen devrimci bir yaşam ve duruşu temsil etmeyen bu yönde küçük bir çaba bile harcamayan her anlayış ve kişiliğe kucak açıp itibar verdiler. Hakim sınıfların ve tasfiyecilerin hedefinde toplumsal ve devrimci yaşamın yozlaştırılması olduğunu bilmek kavramak zorundayız. Proletarya partisi saflarında yaşananların burjuvazinin planlı açık bir tasfiye saldırısı olduğunu unutmamak gerekir.

Örgütünü yaşamını-çalışmasını devrimin ve partinin stratejik ve taktik ihtiyaçlarına göre programlayıp, planlamayan, düzene koymayan, düşmanı imha etmek için mevzilenmeyen devrimin amaç ve ilkelerine uygun hareket etmeyen görev ve sorumluluklarına göre doğrultu kazandırmayanlar burjuva ideolojisinin ve tasfiyeciliğin etkisinden kurtulamaz.

Kendini her gün tartışan ve tartıştıran yetmezliklerine, geriliklerine, zaaflarına karşı savaş açanlar içindeki burjuvaziyi alt edebilir. İçindeki burjuvaziyi alt edenler ancak dışındaki burjuvaziye karşı savaşabilir.  Özel yaşamını alt edenler devrimci tarzda yaşamı esas kılabilir sonuç alıcı tarzda mücadele edebilir. Yaşamda kazanamayan savaşta kazanamaz. Yaşamda kaybeden savaşta da kaybeder. 

Burjuva-feodal sistemle barışık onunla iç içe onun bir parçası ve kölesi olanlar ne özgür bir yaşam sürdürebilir ne kitlelerin ve yoldaşlarının güvenini kazanabilir ne de güçlü bir mücadele yürütebilir. Düşmanı önce içinde aramayanlar dışında ki düşmanı göremez. Başka yerde değil öncelikle düşmanı içimizde aramalıyız.

Nubar Ozanyan yoldaş kendisini koşulsuzca devrime adadığı için işçilerin köylülerin emekçilerin koşulsuzca güvenini kazandı.  Onun gibi devrimin bilgisini ve inancını kişiliğinde buluşturanlar ancak partinin ve özgürlüğün sahici militanı olabilir. Devrimin her türlü zorlu görevlerini yerine getirebilir.

Çünkü o burjuva-feodal sistemden onun mülkiyet dünyasından ve ilişkilerinden yaşam ve alışkanlıklarından tam kopuşun sahici ismidir Nubar Ozanyan yoldaş. Mutlak anlamda özgürleşmeye kendini adadığı için düşman karşısında bir an olsun bile sarsılmadan dimdik durdu halka ve partiye hizmet için toprağın derinliğine kadar eğilmesini bildi.

Koşulsuz devrime adanmak korkusuzca zirvelere çıkmaktır. Devrime ve yoldaşlara hizmet etmek için koşulsuzca gerçekliğin ve toprağın derinine inmektir.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu