GüncelManşet

Yeni zamlar, yeni ölümler kol kola geldiler

AKP Hükümeti, Bakanlar Kurulu kararı ile motorlu taşıt vergileri, harç ve trafik cezalarında % 10-11 olmak üzere, ayrıca alkollü içecekler, sigara ve tütün ürünleri başta olmak üzere halkın günlük yaşamında sıklıkla tükettiği bir çok ürüne zam yaptı. Sigara ve alkoldeki zam oranları en fahiş olanları oldu. % 5 ile 15 arasında sonra viskinin rakıdan daha ucuz hale geldiğibi söylüyor. Vergi oranlarının artırılmasını daha somut ifade etmek için iki örnek verelim. Her şarap için ödediğiniz 100 liranın 63 lirası vergi parası, sigaradaki her 100 liranın 65 lira 25 kuruşu vergi parası. Yani AKP Hükümeti sigara ve içki tüketimini ideolojik alerjisi nedeniyle kullanumunu azaltmak için, bu ürünleri kullananları cezalandırmak için vergi yoluyla, ekonomik yollarla ıslah etmeye yönelmekte sınır tanımıyor. 35-37 liraya mal edilen (ki bunda üreticinin kar payı da var) bir ürüne 63-65 liralık vergi parası ekleyip halka 100 TL’ye satıyorlar.
TÜİK bir kişinin geçinebilmesi için gerekli aylık minimum miktarı her yıl asgari ücretler belirlenmeden açıklıyor. Devletin resmi bir kurumu olarak TÜİK bu yıl yaklaşık olarak 1.500 TL’nin bir kişinin aylık minimum geliri olması gerektiğini açıklamış olmasına rağmen, asgari ücret olarak 1000 TL belirlendi. Türkiye reel ücretlerdeki düşüş ve döviz kurlarındaki TL’nin değer kaybetmesi nedeniyle dünyadaki en ucuz işgücüne sahip Çin’i yakalamış durumda. Yani bu asgari ücretle dünyanın en ucuz işgücüne sahip iki ülkesinden biri olmuş durumdayız. Memurlarda da durum farklı değil. En düşük memur maaşı 2.045 TL iken verilen zamla 2.114 TL oldu.
İşçisine, memuruna %3.5-4 oranında zam yaparken, halkın cebindeki paranın harcandığı temel kalemlere % 10 ile 15 arasında zam yapıyorlar. 3-5 lira verip 10-15 lirayı ceplerimizden alıyorlar.
İçi ve sigaraya yapılan zamların tek sonucu halkın daha da yoksullaşması olmuyor. Pahalı olduğu için satın alınamayan bu ürünler, tüketicilerini yeni arayışlara da sürüklüyor. Yeni rant alanları ortaya çıkarıyor. Kaçak sigara, kaçak içki, bonzai vb gibi. Son üç yılda bonzai kullanımı 17 kat artmış. Her gün haberlerde yakalanan 10 binlerce kartonluk kaçak sigara haberleri çıkıyor. Kaçak içki kullanımı nedeniyle kör olan, hayatını kaybeden tatil beldelerindeki turist haberleri vb’lerindeki artışın temelinde hükümetin yürüttüğü bu politika var. 2015 yılı bütçesine bu yeni yıl zamları ile 9 milyar TL ek gelir sağlanması hedefleniyor. Peki neyin karşılığında? 2014 yılında 648 insanımız Bonzai’den öldü. Bu uyuşturucu o derece ucuzladı ki kullanım yaşı ilkokullara kadar geriledi. 2014 yılında 1886 işçimiz iş cinayetlerinde öldürüldüler. Devlet yeterli denetimi yapmadığı,  patronun her türlü ihmaline göz yumduğu için öldüler. İşçiyi işten atabilmek istediğinde sudan bahaneleri geçerli kabul eden yasalar çıkardıkları için öldüler. Taşeronlaşma, esnek üretim, güvencesiz üretim yaygınlaştırıldığı için öldüler. Yeni yasalar ve yeni zamlarla emekçiler, dar gelirliler, daha çok çalışmak, daha az güvenceyle çalışmak zorundalar. Bu da 2015’in de yine bir kıyım yılı olacağının açık göstergesi. Hükümet 9 Milyar TL’nin peşindeyken halk için yeni zamlar yeni ölümler demek. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi2nin (İSİG) açıkladığı rapora göre AKP hükümetlerinin 12 yıllık iktidarında 14 bin 455 işçi iş cinayetleriyle katledildi. Buna 2014 yılındaki 1886 işçi de ayrıca eklenmeli.
AKP iktidara geldiğinde, 2002 yılında 184 TL’lik asgari maaşla 920 tane simit alınabiliyorken bugünkü net asgari ücretle 594 simit alınabiliyor. Yani AKP asgari ücretin alım gücünü yaklaşık olarak üçte bir oranında azalmış 326 simit, alım gücünden dolayı sofradan kalkmış. AKP Hükümeti tüm hükümetler gibi vergi, harç vb’leri için halktan alınan bu paraların “yol, su, elektrik, okul, hastane” gibi “hizmetlerle geri döndüğü” propagandasına sarılıyor. Oysaki alınan her kuruşun Mehmet Metiner’in ifadesiyle Kuran ayetinin gereği görülerek “eşe-dosta” rant olarak dağıtıldığı her geçen gün daha fazla görülüyor. Kendi akrabalarına TOMA siparişi vererek, TOKİ eliyle villalar, yalılar, lüks konutlar yapılıp dağıtılarak, ayakkabı kutularına, çelik kasalarla yatak odalarına doldurulanlarınsa sıfırlanarak nasıl heba edildiği biliniyor. Kıdemine, makamına, kimin kullanacağına bağlı olarak 1000 küsür odalı sarayın tuvaletine konulan lüks klozetlerden bir tanesinin bile yüzlerce asgari ücretlinin maaşından fazla olduğunu gazetelerden okuyoruz.
Yeni vergiler, yeni zamlar daha fazla sarayın, daha fazla şatafatın, daha fazla baskının, gazın, gözaltının sokak ortasında infazın habercisi, işçi ve emekçilere, madencilere öğle yemeğinde rahat bir yemeği fazla görüp yeraltında tezgah başında, inşaat tepelerinde yemek yemeye mecbur bırakan bu düzeni değiştirmedikçe bu böyle olmaya devam edecektir.

(Bir ÖG okuru)

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu