24 Ekim günü Kartal Meydanı’nda yapılması planlanan “Ekmeğimiz ve Özgürlüğümüz İçin İşçi ve Emekçi Mitingi“nin çalışmaları sürüyor. Mitingi örgütleyenler adına Kutay Soybil ile mitingin nasıl şekillendiğini, taleplerini ve çalışmalarını içeren bir söyleşi gerçekleştirdik. Soybil, mitingi “direnişçi işçilerin bir kürsüsü” şeklinde ifade ederek sınıftan yana olan herkese katılım çağrısı yaptı.
– 24 Ekim’de bir işçi mitingi gerçekleştireceksiniz. İlk olarak bu fikrin (işçi mitingi ismi de dahil) nasıl ortaya çıktığını, nasıl şekillendiğini anlatır mısınız?
– İlk toplantı çağrısını direnişçi işçi arkadaşlar, Alba-Plastik, Bayrampaşa Belediyesi işçileri, Bakırköy Belediyesi işçileri, Sinbo, TurAsist, SML direnişi yaptı. Hem direnişlerin birleştirilmesi hem de bütün emekçilerin, işçilerin seslerinin daha gür bir şekilde çıkması için çağrı yaptılar.
O çağrıya 30 kadar kurum geldi, yeni katılım ve toplantılarla beraber bir miting örgütleme fikri çıktı. Ortak kanı güçlü bir mitingle bütün bu direnişlerin sesini İstanbul’un her yerine yayarak çalışma yapmak şeklinde oldu. İsim konusunda da aslında aynı düşünce hakimdi. İşçinin, emekçinin kendi sözü ve taleplerini ifade edemediği bir toplumsal zeminde, mitingin tüm çalışmalarına bu minvalde yaklaştığımız için ismi de “İşçi ve Emekçi Mitingi” olarak belirlemiş olduk.
– Talepleriniz aslında bildirilerinizde var ama bize biraz taleplerinizden bahseder misin? Neler var bu taleplerin içerisinde?
– Aslında Temmuz ayının ortalarından bu yana tüm gündem krizin daha görünür olması meselesine dönüşmüş oldu. Arka arkaya birçok ürüne gelen zamlarla (doğalgaz, elektrik, motorin) yaşam zorlaştı. Bu gündemleri de içerecek bir şekilde işçi direnişlerinin talepleri bizim taleplerimiz şeklinde ele aldık. Mesela Sinbo Direnişi için özelde Dilbent Türker’in işe geri alınması, Alba Plastik’te arkadaşlarımızın sendikal haklarını savunması, Bayrampaşa Belediyesi işçilerinin kendi talepleri vb.
Bunların dışında mitingin kendi talepleri de var. Örneğin 25/2 işten atmalar yasaklansın! Sadece KOD’larla ilerlemiyoruz, aslında 25/2 tartışılması gereken bir madde, çünkü 3 gün işe gelmeyen veya iş yerinde uyuşturucu kullananla sendikal örgütlenme yapanı aynı maddeden işten atıyorlar ve pandemi ile birlikte bu sınıfa dönük çok ciddi bir saldırı haline geldi. KOD-29 ve KOD-46 ile günde 500’ün üzerinde işçi atılıyor.
İşten atılan bu işçiler “ahlaksızlık, onursuzluk” damgası ile atılıyor. Bu güvencesiz çalışmaya sebebiyet veriyor, merdiven altı atölyeler artıyor. Örneğin tekstilde merdiven altı atölyelerin çok yoğun bir akış olmaya başladı. İşçi sınıfının tüm katmanlarının taleplerini dillendirmeye çalışan, mitingin ana taleplerinin dışında EYT’nin (Emeklilikte Yaşa Takılanlar) sorunlarının çözülmesine yönelik talepler var. İşçi avukatlarının kendi talepleri var.
İmece Ev İşçileri Sendikası da mitinge katılacağını belirtti geçen hafta, onların talepleri var. Önümüzdeki süreçte yarım işçi olan öğrencilerin de talepleri var. Bu talepler üzerinden tüm işçi havzalarına ve mahallelere ulaşmaya çalışıyoruz.
“Kürsümüz tüm işçi direnişlerine açık!”
– Biraz çalışmaları sormak istiyorum. Nasıl gidiyor, nasıl tepkiler alıyorsunuz? Birçok yerde yeni yeni direnişlerde var. Mitsuba direnişi başladı. Urfa’da Uğur Tekstil’den sendikalı oldukları için işten çıkarılan 300 işçi var.
– Şöyle, İstanbul’a yakın işçi mitinglerini kitlesel ziyaret edip mitinge davet edip onlara da kürsüde söz vermek istiyoruz. Aslında orada kürsüyü oluştururken de çalışmalardaki gibi işçilerin kendi sözünü söyleyebileceği bir kürsü oluşturmaya çalışıyoruz.
Bu hafta sonu Çerkezköy’deki Bel-Karper ve Adkoturk’e ziyarete gidilecek ve oradaki işçiler mitinge davet edilecek. Onun dışında bugün Alba Plastik ve Gebze hattındaki direnişte olanlar için ziyarete gidilecek. Geçen hafta Bakırköy Belediyesi işçileri ziyaret edildi.
Tüm işçi direnişlerine kürsü açık, o açıdan. Onun dışında yerellerde, mahallelerde, işçi havzasının olduğu yerlerde bildiri dağıtımı devam ediyor. Bugün Terazidere ve İMES Sanayi Sitesi’nde, yine fabrika önlerinde yapılanlar olacak. Ve bu dönem İstanbul’un tüm havzalarına girmeyi hedefleyen bir dayanışma örülüyor şu an için.
– Bu miting amacı aslında işçi direnişlerinin tek kürsüde bir araya getirmek diyebilir miyiz?
– Sadece işçi mitingi ile alakalı değil, işçi sınıfının merkezde olduğu, toplumsal mücadelenin tamamını kapsayan bir işçi emekçi mitingi. İşçi sınıfının yaşadığı problemler, tüm katmanlarıyla işçi ve emekçi mitinginde ifade edilebilir düzeyde. Dediğim gibi çok farklı katmanlar var, ev emekçisi kadınlardan, avukatlara kadar uzanan çok fazla katman mitingimizde bir araya gelebilecek, tabi bu çalışmayı nihayete erdirebilirsek.
Henüz mitingin yapılmasına dair bir sorun da yaşamadık.
– Kamuoyuna, işçi sınıfına, emekçi kesimlere nasıl bir çağrı yapmak istersiniz?
– Tertip komitesinde 7 arkadaşımız görev aldı. Onlar yasal süreci ilerletiyorlar ve sendikalarla birlikte çok fazla sayıda stant başvurusu yapılıyor. Onların sonuçlanmasını bekliyoruz. Şöyle bir çağrısı var işçi emekçi mitinginin; Topyêkun bir şekilde işçi sınıfına saldırı oluyor, işten atma ile oluyor, sendikasız çalıştırmayla oluyor, güvencesiz çalıştırmayla oluyor, ücretsiz izin ile oluyor, örgütsüzleştirme ile oluyor ya da sendika mafyası eliyle oluyor.
Satılan direnişler de var. Tüm bunlara karşı, işçi sınıfının birleşik bir emek cephesine dönüp, mücadele sahnesine ağırlığını koyması gerektiği bir dönemdeyiz. Bu işçi emekçi mitingi bu derdi olan herkese yol açıyor. Herkesi çalışmaların başlamasından bağımsız herkesi halen davet ediyoruz. Deklarasyonu sadece 37 imza ile yapmış olduk. Sonrasında Tuzla Bölgesi’nde yerelde Limter İş Sendikası veya Mor Çepni Kadın Dikimevi’den kadınlar da katıldı.
Avukat Dayanışması da daha sonra katıldı. Halen katılımlar oluyor. Dolayısıyla bundan sonrası için de katılıma açık. Miting günü için de aynı şekilde, herkes pankartıyla, flamasıyla, dövizleriyle, sözleriyle tüm işçiler, işçi sınıfının yanında olanlar gelebilecek.
İstanbul’un her havzasında, Haramidere, İMES, Gebze, bütün işçi havzalarında ve yerellerde Sarıyer, Maltepe, Gülsuyu, Gazi, Sarıgazi … 12 mahallede mitingin örgütlenme komiteleri örgütlenmek üzere. Buralardaki emekçilerin bu komitelere, buralardaki çalışmalara katılmalarını istiyoruz.
Bütün emekten yana olanları, mücadeleci birçok sendikayı bu mitingde görmek istiyoruz.
Not: Bu söyleşiden sonra süren çalışmalarda, Neo-Trend Tekstil işçileri, Belkarper ve Adkoturk işçileri mitinge katılacağını belirtti. Ayrıca Mitsuba, DGC, Uzel Makine, Sinbo direnişlerine de kitlesel ziyaretler yapıldı. Ayrıca miting çağrıcılarının sayısı Yeni Demokrat Gençlik (YDG), Neo-Trend Tekstil ve Kırmızı Gazete’nin de katılımıyla 40’a çıkmış oldu.
HDP Milletvekili Murat Çepni ise bu hafta meclisteki konuşmasında mitinge çağrı yaparak güç kattı.
