İstanbul: İstanbul Yeni Demokrat Gençlik (YDG), tutsak YDG’li Taylan Turunç üzerindeki tecritin kaldırılması için bugün İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şube binasında basın toplantısı gerçekleştirdi.
15 Mart tarihinde 1 Mayıs Mahallesi’nde Gazi ve Ümraniye katliamlarında hayatlarını kaybedenleri anmak için düzenlenen eyleme polis saldırısı sonucu gözaltına alınarak tutuklanan Turunç, tutsak olduğu Maltepe 2 No’lu L Tipi Hapishane’de tecrit saldırısı ile karşı karşıya. Tutsak bulunduğu 3 ay boyunca siyasi tutsaklarla kalmak istediğini belirtmesine rağmen talebi karşılanmayan Turunç, başka hapishaneye nakledileceği söylenerek tek kişilik hücreye alındı. Konu ile ilgili bilgi almaya çalışan avukatlarına ise bayram tatili bahane edilerek bilgi verilmiyor.
“Tüm hapishanelerde yaşatılan hak ihlallerinin kaldırılmasını istiyoruz”
Konuya ilişkin bugün basın toplantısı gerçekleştiren İstanbul Yeni Demokrat Gençlik, “Taylan Turunç üzerindeki tecrit kaldırılsın” dedi. Basın toplantısında İHD üyesi Hatice Onaran, YDG okurları Fırat Öztürk ve Sezai İrin katıldı. İlk olarak söz alan Hatice Onaran, “Gizli genelge adı altında tüm hapishanelerde yaşatılan tüm hak ihlallerinin kaldırılmasını istiyoruz ve talep ediyoruz” diyerek Turunç’un 14 Temmuz’da görülecek olan mahkemesine çağrıda bulundu.
9 Temmuz Cumartesi günü Sarıgazi’de Taylan Turunç üzerindeki tecritin kaldırılması için stant çalışması yaparken özel harekat polisleri tarafından darp edilerek gözaltına alınan Sezai İrin ise, Turunç’un hem mektup arkadaşı hem de görüşçüsü olduğunu belirterek bir ay önce Turunç ile görüştüklerini ve başka bir hapishaneye sevk edileceği söylenerek tek kişilik hücreye alındığını belirttiğini ifade etti.
“Birleşik mücadeleden korkan mücadele yürütenleri hedef tahtasına oturttu”
Geçtiğimiz aylarda YDG’nin T. Kürdistanı’ndaki abluka ve yasaklara karşı kampanyasına dair afiş çalışması yaparken gözaltına alınarak tutuklanan ve Mayıs ayında serbest bırakılan Fırat Öztürk basın açıklamasını okudu. Öztürk, Turunç’un durumu hakkında bilgi verdi ve devletin T. Kürdistanı’nda saldırganlığının arttığı bir dönemde Ankara, İstanbul, İzmir, Mersin ve Dersim’de de tutuklama, operasyon ve polis tarafından tehdit ile kaçırma saldırıları ile karşılaştıklarını hatırlattı.
“Bizler açısından bu saldırıların hedefi çok açıktır. Özellikle Kürdistan’da süren abluka ve yasakları teşhir etmek için yürüttüğümüz kampanya sürecinde maruz kaldığımız bu saldırılar bizlere hedefi gösteriyor. Devlet nezdinde Türkiye Devrimci Hareketi’nin Kürdistan’daki gelişmelere karşı gösterdiği refleksler en büyük korkusu haline geldi” diyen Öztürk, bu korkunun Amed, Suruç ve Ankara katliamlarında görüldüğünü ifade etti.
Öztürk sözlerini, “Birleşik mücadeleden korkan devlet her alanda bu mücadeleyi yürütenleri hedef tahtasına oturttu. Bizler tüm bu baskı politikalarına direnecek, mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz” şeklinde sonlandırdı.
Basın toplantısı Taylan Turunç’un 14 Temmuz’da, Kartal Anadolu Adliyesi’nde, saat 11.20’de görülecek mahkemesine çağrı ile sona erdi.
