GüncelManşet

“Kırıkkale Hapishanesi’nde OHAL demek keyfilik ve hak gaspı demek”

H. Merkezi: Kırıkkale F Tipi Hapishane’den gazetemize mektup gönderen Tutsak Partizanlar Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarında hapishanede gerçekleşen keyfi uygulama ve hak ihlallerinin kısa dökümünü paylaştılar.

360 tutsak kapasiteli ve tamamen dolu olmasına karşın çok sayıda PKK’li tutsağın bu hapishaneye sürgün edildiğine ve hapishanenin kapasitesini aşan bir durum oluştuğuna dikkat çeken tutsaklar, hapishane idaresinin çözümü 3 kişilik hücrelerin kapasitesini 6 kişiye çıkarmakta bulduğunu ama bu hücrelerin 6 kişinin temel ihtiyaç malzemelerinden yoksun bırakıldığını belirttiler.

 

“Daha ağır ve kesici kelepçeler kullanılıyor”

Hapishane servisi, mevcut kapasiteye uyumsuz bir şekilde haftanın iki günü aksak bir şekilde çalıştığını, hastaneye yapılan sevklerin ise kimi zaman dış güvenlikten sorumlu asker tarafından keyfi bir şekilde iptal edildiğini ya da uzun bir dönem sonra yapılmak üzere ertelendiğini belirten tutsaklar sevkler sırasında, ring aracı içerisinde taciz amaçlı duran kameranın kapatılmasına disiplin cezaları verildiğini belirtti:

12.07.2016 tarihinde ring aracının kamerasının kapatılmasından dolayı Zeynel Karabulut ve Mesut Yazar’a ‘1 ay ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma’, Erdi Sidal’a ise ‘3 gün hücreye koyma cezası’ verilmiştir. Ayrıca hastane ve mahkeme sevkleri sırasında, eski kelepçeden daha ağır ve kesici nitelikte yeni bir kelepçe kullanılmaktadır. Yeni kullanılan kelepçeler bileklerde şişme ve deri üzerinde izler bırakmaktadır.

 

“Hapishane doktoru da suç ortağı”

Vertigo, gözde retina çatlağı, sağ böbreklerde 17 mm’lik iyi huylu tümör, nedeni bilinmeyen bayılmalar vb. gibi ciddi sağlık sorunları olduğu doktor raporları ile daha öncesinden tespit edilmiş olmasına karşın daha önce 5 günlük ve 18 günlük hücre cezası alan tutsak Cihat Özdemir’e bir kez daha 5 günlük hücre cezası verildiğini belirten tutsaklar hastane doktorunun da bunun bir parçası olduğunu şöyle dile getirdiler:

Hücre cezalarının infazı, hapishane doktorunun muayenesi sonrası vereceği rapor ekseninde cezanın infaz edilip edilemeyeceği yönünde karar vermesiyle ilintilidir. Fakat arkadaşımız bu verilen cezanın meşrutiyeti ve hukuki dayanağı olmadığını düşündüğü için muayeneyi kabul etmediğini beyan etmiştir. Buna karşın hapishane doktoru ise dosya üzerinde karar vererek, cezanın infazı yönünde karar kılmıştır.

 

Bacağında platin olduğu için kardeşinin görüşüne giremedi

Vertigo, Wernice Korsokoff, Otoimmun Hepolit ve Siroz, Guatır gibi ciddi sağlık sorunları olan Resul Kocatürk isimli tutsağın 28 Temmuz günü fenalaşmasının ardından acile kaldırılması gerekirken nöbetçi gardiyan tarafından “şimdi ortalık karışık, götüremeyiz. Bugün servis günüydü mesai bitmeden neden söylemediniz” denilerek geri çevrildiği de mektupta yer alan bilgiler içerisinde. Kemal Tufan isimli tutsağın da 28 Temmuz günü ağız diş sağlığı merkezine yapılan sevkinde kelepçesi açılmadığı için tedavi olmadan geri getirildiği de belirtiliyor.

Sinan Akbayır isimli tutsağın açık görüşüne gelen ablasının, duyarlı kapı cihazından geçtiği sırada bacağındaki platinin sinyal vermesi nedeniyle görüşe alınmadığı belirten tutsak Partizanlar “Murat Karayel arkadaşımız protesto amaçlı attığı slogandan dolayı verilen disiplin cezasını Anayasa Mahkemesi’ne taşımış, AYM verilen disiplin cezasını onayladığı gibi 226.90 TL harç parası talep etmiştir” diyerek hapishane idaresinin intikamcı yaklaşımına örnek verdi.

 

Devrimci basına “darbe ve OHAL” yasağı

Hapishane idaresinin devrimci ve yurtsever basına dönük düşmanlığına da değinen tutsak Partizanlar bu konuda kimi hak ihlallerini şöyle sıraladı:

Zeynel Karabulut; Yeni Demokrasi Aile Birliği’ne göndermek istediği yazıda ‘Devlet eskinin kanlı ellerini yıkama-aklama-paklama içerisine giren AKP iktidarı tüm kanlı gömleklerini paralel devlet yapılanmasına fatura edecek…’ ifadesinden dolayı hakkında soruşturma açılmıştır.

Mustafa Kocatürk, Zeynel Karabulut, Süleyman Yılmaz Bulduruç, Murat Karayel ve Sinan Akbayır adına gelen Halkın Günlüğü gazetesinin 125. ve 126 sayıları verilmemiştir.

Mesut Yazar, Resul Kocatürk ve Murat Karayel adına gelen Atılım gazetesinin 233. ve 234. sayıları verilmemiştir. Murat Karayel adına gelen Odak, Kızıl Bayrak ve Mücadele Birliği dergileri verilmemiştir.

Tutsaklar gazetemiz Özgür Gelecek’in ise içerisinde darbe girişimi ve OHAL’le ilgili yazılar ve haberler gerekçe gösterilerek kendilerine verilmediğini belirttiler.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu