İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu 498. F Oturması’nda, hasta tutsakların durumuna dikkat çekti. Komisyon adına basın metnini, Meral Nergis Şahin okudu. Şahin, pandemi döneminde komisyona gelen sağlık ve tedavi hakkı ihlallerinde yaşanan artışa dikkat çekti:
“İstanbul Tabip Odası ve İstanbul Barosu, hapishane ve adliyelerdeki pandemi önlemlerine ilişkin yaptığı ortak açıklamada: ‘Mahpusların cezaevlerinden sağlık merkezlerine ulaşmalarının önündeki engeller kaldırılmalı, sağlık merkezlerinden cezaevlerine dönüşlerinde uygulana gelen 14 günlük izolasyon uygulamasına son verilmelidir’ denilmektedir”
Yazılan ilaç dahi verilmedi!
Ardından, hasta tutsak Erol Engin’in durumunu anlatan Şahin, şunları söyledi:
“Ailesinden alınan bilgiye göre; Tekirdağ 2 No’lu F tipi hapishanesinde tutulan Erol Engin 47 yaşındadır. 19 Aralık 2000 yılında 20 hapishaneye eş zamanlı olarak düzenlenen katliam saldırısı sırasında yaralandığı ve kafasında kan sızdığı ancak o dönem yapılan sağlık kontrollerinde ve çekilen filmlerde mermi çekirdeğine rastlanmadığı belirtilmiş, Erol Engin hapishanede tutulmaya devam edilmiştir. Son aylarda ise yüzündeki ve ağız içindeki uyuşma nedeniyle MR(Manyetik Rezonans Görüntüleme) çektirmek amacıyla hastaneye götürülmüş ve MR cihazının alarm vermesi üzerine kafasında mermi çekirdeği bulunduğu belirtilmiştir. Yüzünde ve ağız içindeki uyuşmanın devam etmesi ile tekrar hastaneye gitmek isteyen Engin, hapishane revir doktoru tarafından ‘hastanedeki cihaz yanlış göstermiş’ denilerek, vitamin ilacı yazılarak tekrar hapishaneye gönderildiği, ailesi tarafından belirtilmiştir. Tekrardan hapishane revirine giderek hastaneye sevk yaptırmak isteyen Erol Engin’e revir doktorunun ilgisiz tutumuyla hücresine geri gönderildiğini belirten aile; ‘Hastane ile görüştük, cihazı yeni aldıkları için hata veriyormuş. Kafanda mermi çekirdeği yokmuş, hava boşluğu nedeniyle cihaz alarm vermiş’ diyerek vitamin ilacı yazmış ve ‘Bu ilaçları kullan duruma bakacağız’ diyen doktor hastaneye sevkini yapmamış. Yazılan ilaç dahi henüz Engin’e verilmezken muayene ve tedavi süreci zamana yayılan Engin’in yüzündeki uyuşmaları artmıştır.”
Engin’in sağlığa erişim hakkının engellendiğini vurgulayan Şahin son olarak şunları söyledi:
“Erol Engin’in tedaviye erişimi geciktirilerek sağlığı ve yaşamı tehlikeye atılmaktadır. İnsan hakları savunucuları olarak; pandeminin yarattığı risk de gözetilerek, Erol Engin ve tüm ağır hasta mahpusların, başka bir gerekçeye ihtiyaç duyulmadan, tedavilerinin yapılması için derhal serbest bırakılmalarını istiyor, kamuoyunu duyarlılığa ve yetkilileri göreve çağırıyoruz.”
